Alliance for Action AID

Jan 18 2025

bahis (98003)

İnsan kaynaklı küresel ısınma ve iklim değişikliğinin sonuçlarından olan sıcak hava dalgaları ve aşırı hava olayları, yaz mevsimine geçilmesiyle başta Kanada ve ABD’nin batı kesimleri olmak üzere kuzey yarımküreden gelen haberlerle kendini somut bir şekilde göstermeye devam ediyor. Garanti Bankası’nın çoğunluk ortağı BBVA, fosil yakıtlara en çok yatırım yapan bankalar listesinde 42. BBVA, net sıfır bankacılık girişimlerinde rol aldığından Garanti BBVA Türkiye’de sürdürülebilirlik söylemlerini gündemine alan bankaların başında geliyor. Ancak BBVA, İspanya’da yeşile boyama yapmak konusunda ağır bir biçimde eleştiriliyor. Bankanın azınlık ortağı konumunu olan Doğuş Grubu’nun ise otomotiv sektöründeki yatırımları bilindik. TEB’in bankaya logosunu veren azınlık ortağı BNP Paribas ise fosil yakıtlara en çok yatırım yapan bankalar listesinde 10. Türkiye’de bankaların petrol ve doğalgaz yatırımlarını tespit etmek kapsamlı bir araştırma gerektiriyor. Ancak, ilişkilendikleri holdingler ve ortaklar üzerinden bazı saptamalar yapmak mümkün. Ancak kimi analizcilere göre toplumsal baskının yanı sıra siyasi baskının sürekliliği de önemini koruyor.

  • Hesaplar içerisindeki bakiye tutarına göre konulan bloke sayısı değişiklik gösterebilir.
  • 2010’dan bu yana da kültür başkentlerinin yanı sıra “yeşil başkentler” seçen Avrupa Birliği ise 2030 yılına kadar 100 şehrin iklim nötr olması hedefini duyurdu.

Etik bankalar 2018’de Değerler Üzerine Bankacılık için Küresel İttifak (Global Alliance for Banking on Values – GABV) adında bir oluşum altında araya geldiler. Ağın üyesi olmak için belirlenen kriterler arasında kurumun bir düzenleyici kuruluş tarafından denetleniyor olması, insan, gezegen ve refah odaklı bir çalışma modeli benimsemesi, sürdürülebilir bir finansal model sunması yer alıyor. Ancak birçok büyük banka bünyelerinde sürdürülebilirlik departmanları oluşturuyor, karbon nötr ve net sıfır hedeflerine erişmek için eylem planları açıklıyor ve yenilenebilir enerjiyle yeşil teknolojilere yatırımlarını artırıyor. Kimi bankalar firmalara “yeşil krediler” sunuyor (yeşil kredilere dair ilke belirleme çalışmaları da olduğunu not edelim), kimileri ise “yeşil yatırım programları” oluşturuyor. Bu yaklaşımlar, bankalar bünyesinde birbirleriyle çelişen çıkarlar yaratıyor belki, ama fosil yakıtlara yatırımlar kârlı ve güvenli olduğu sürece iddialı söylemlerin aksine yerlerini tamamen almıyor. Paris Anlaşması’ndan sonra oluşan kamuoyu baskısıyla beraber, fosil yakıtların topluma getirdiği yükün maliyet hesaplamalarına nasıl yansıtılabileceği konusunda çeşitli öneriler sunuldu. Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (ERBD), bankaların fosil yakıtlara yatırımlarını daha caydırıcı kılmak amacıyla “Karbon Gölge Fiyat” adında bir fiyatlandırma sistemi geliştirdi ve 1 Ocak 2019’dan itibaren kullanmaya başladı. 2010’dan bu yana da kültür başkentlerinin yanı sıra “yeşil başkentler” seçen Avrupa Birliği ise 2030 yılına kadar 100 şehrin iklim nötr olması hedefini duyurdu.

Lytton köyünde kaydedilen 49.6 santigratlık sıcaklık, Kanada’da şimdiye kadar kayıtlara geçen en yüksek sıcaklık oldu. Geleneksel bankacılığın yanı sıra kooperatif modelini benimseyen çok sayıda banka da etik banka olarak hizmet veriyor. Fransa merkezli Crédit Cooperatif, Danimarka’da kurulan Merkur Cooperative Bank ve ABD’de faaliyet gösteren National Cooperative Bank bunlardan bazıları. Özellikle Paris Anlaşması sonrası iklim kriziyle mücadele hareketinin kitlesel boyut kazanmasıyla bankacılık sektörü de karbon emisyonu azaltma vaatlerinde bulunmaktan geri kalamadı. Ancak izleme projeleri de gösteriyor ki eylemler çoğu zaman söylemlerle örtüşmüyor. Money Rebellion gibi hareketler, Reclaim Finance gibi STK’lar ve BankTrack gibi araçlar sayesinde banka ve finans kuruluşları üzerinde baskının sürekli tutulması sağlanabiliyor. Nehir ve Deniz’le Ankara’da, Milli Kütüphane’nin çaprazında yer alan Adnan Ötüken Parkı’nda buluşuyoruz. İkisi de güler yüzlü ve samimi, kampüste okudukları bölümlerin yanında yürüttükleri faaliyetlere tutkuyla bağlı. Geçmişi 1982 yılına dayanan ODTÜ Çevre Topluluğu’nda bayrağı devralarak kampüste hem iklim krizi hem de ekoloji ile kesişen toplumsal konular üzerine diğer öğrencileri bilinçlendirmek istiyorlar. Ama bunu yaparken üniversitedeki yasaklarla, rektörler üzerinden uygulanan baskılarla karşılaşıyorlar. Baskılara karşı çıkmaları, olası yaptırımlar ve soruşturmalar nedeniyle geleceğinden kaygı duyan akademisyen ve öğrencilerin çalışmalarından uzak durmalarına neden oluyor ve onları yalnızlaştırıyor.

Örneğin Türkiye’nin her iki büyük holdingi, Koç ve Sabancı, bünyelerinde enerji şirketleri bulunduruyor. Dolayısıyla bankaları Akbank ve Yapı Kredi, her ne kadar Sorumluluk Bankacılık İlkeleri belgesini imzalamış olsalar da – ve ikincisi net sıfır emisyon taahhüdünde bulunsa da – fosil yakıt emisyonlarına yol açan şirketlerle doğrudan ilişkililer. Koç holding çatısı altında Türkiye’nin tek rafinerisi Tüpraş’ın yanı sıra Aygaz ve Kocaeli Doğal Gaz Çevrim Santralı’nı işleten Entek yer alıyor. Sabancı holdinge ait Enerjisa’nın portfolyosunda ise üç doğalgaz, bir de linyit santrali var. Geçtiğimiz 1 Nisan’da, sivil itaatsizlik eylemlerini benimseyen Yokoluş İsyanı aktivistleri HSBC ve Barclays’in Londra merkezleri önünde protestolar düzenleyerek bu bankaların tahripkâr fosil yakıtları projelerine yatırım desteği vererek büyük kârlar elde etmeyi sürdürmelerini kınadı. Protestolardan bir ay sonra, Yokoluş İsyanı’nın eş-kurucularından ve Para İsyanı hareketinin öncülerinden Gail Bradbrook sabah saatlerinde evinde gözaltına alındı ve bir gün boyunca sorguya çekildi. Batıda kamuya açık alanlarda yapılan protestolarda, özellikle de doğa ve iklim savunucularına karşı polisin gözaltılara başvurması ender rastlanan, olağanüstü bir durum.

Oysa Türkiye’de kirliliğe ve çevre talanına karşı köklü, yıllar yılı verilen mücadelelerle giderek genişleyen yurttaş hareketleri iklim ajandasını sırtlıyor. İklim, siyasetçilerin gündemine daha giremedi belki ama hepimizin günlük hayatını etkileyen birçok sorunun kaynağı haline geldi. Ancak bugün net sıfır emisyon hedeflerine dayalı ulusal ve yerel politikaların oluşturulması için önce Paris Anlaşması’nın Meclis’te onaylanması, en azından ilkesel bir zorunluluk. Şubat ayında Change.org’da 47 yerel, ulusal, uluslararası derneğin ve gençlik hareketlerinin desteğiyle #ParisiOnayla çağrısıyla bir imza kampanyası başlatıldı. Bu kampanyaya destek vererek, Türkiye’deki yetkililere Taş Devri’nden çıkıp sorumlu iklim politikaları oluşturma zorunluluklarını hatırlatabilirsiniz. Ölçeği biraz daha küçülttüğümüzde net sıfır emisyon hedefine erişmek için kritik birimlerinden biri de yerleşimler ve binalar. Sürdürülebilir bir yaşam gelecekte enerji verimliliğinin üst düzeyde olduğu, su ve ısının israf edilmediği, üretilen enerjinin yeniden kullanılıp dönüştürüldüğü yeni nesil binalardan geçecek. Hatta bir adım öteye giden, tükettikleri enerjiden fazlasını üreten “pozitif enerji binalar” da bu yeni nesil, çevre dostu yapılar arasında. Halkla ilişkiler kampanyalarının iklim alanında bir diğer şampiyon kirletici firması ise Coca-Cola. Dünyanın en büyük plastik atık kirleticisi, 2040 yılında net sıfır emisyona erişeceğini vaat etti.

Bunun yerine, kalkınmakta olan ülkelerde karbon sıfır toplumlar oluşmasına imkân tanımak için iklim alanındaki finansal desteklerin artması talep ediliyor. – Net sıfır emisyon hedefinin ana eksenini oluşturan unsur enerji üretiminde fosil yakıtların kullanımına son verilmesi; ulaşım da dâhil olmak üzere her alanda enerji ihtiyacının temiz, yenilenebilir enerji kaynakları ve enerji verimliliği politikasıyla sağlanması. Bunu büyük çapta gerçekleştirmek için bazı hükümetler uzun vadeli planlar geliştirmeye başladılar. – Hükümetler, uluslararası hukuk çerçevesindeki taahhütlerini yerine getirerek, doğa savunucularının mücadelelerini güvenli bir şekilde vermelerini sağlamalı. Yaşama haklarının yanı sıra, toplanma ve ifade özgürlüklerini garanti altına almalı, ekonomik açıdan iyi bir yaşam standardı temin etmeli. Ayrıca herkesin, güvenli bir iklim dahil olmak üzere temiz, sağlıklı ve sürdürülebilir bir doğada yaşantılarını sürme hakkının tanınması gerekiyor.

Bu tarif, araştırmanın odağını, amacını, araştırmayı yaparken bilgi edinme başvurusu yapmayı planladığınız kurum veya kurumları, yöntemi, medyayı, çalışmanın içereceği seyahat ve benzeri planları, çalışmanın öngörülen uzunluğunu içermeli. Bu çerçevede gazeteciler için de Bilgi Edinme Yasası’nı habercilikte nasıl kullanabilecekleri konusunda ipuçları içeren bir kılavuz hazırlandı. Çalışmalarda bilgi edinme başvurularında bilgi istenebilecek kurumların listesi bilmehakki.org Bahsegel giriş ise üzerinden incelenebilir. Başvuru yapacak gazetecilerden, bilme hakkı çerçevesinde Türkiye’den bir ya da birden fazla kurumdan edinecekleri bilgileri temel aldıkları, iklim krizini merkezine alan bir haber konusu belirlemeleri istenecek. Burs kazanan gazetecilere çalışmalarını yürütürken rehberlik sağlanacak. Ekoloji alanında hem teorik çalışmalar yapan hem de sahadaki her mücadelede desteğini esirgemeyen akademisyen Beyza Üstün’ün Kobane davasında tutuklu yargılanmasına parantez açtık. Marmara Denizi’nin kirlenmesinde tek etken kuşkusuz sanayi kirliliği değil, ancak yapılan değerlendirmelerde sanayi kirliliğinin boyutu ile ilgili somut verilere ulaşamıyoruz. Ayrıca sanayicilerin son yıllarda giderek artan çevreci görünme çabası, sorumluluktan kaçınmalarına da sebep olabilir. En azından, sanayicilerin plastik üretiminin sürekliliğini sağlamanın bir yolu olarak geri dönüşüm ve çöp toplama girişimlerinde yer almaları son yıllarda giderek artan bir çıkar çatışması ya da bulanıklığı yaratıyor.

JICTS Limited

Leave A Comment

Quick Link

Our Maps

© 2024 Copyright by AFAA , Developed by Jicts Limited